Resmen Yarak Hastası Oldum! (1) (Elif 23 Y., İstanbul)
Merhaba,
adım Elif, 23 yaşındayım. Bundan 4 yıl önce üniversite
okumak için İstanbul'a geldim. Liseye kadar okuduğum şehirde
tutucu bir ortamda yetiştim. Yine de çok baskı altında
olduğumu, ya da bu durumdan şikayetçi olduğumu söyleyemem. Ama
İstanbul'a geldikten sonra, nerdeyse hiçbir şey
yaşamadığımı, ne kadar monoton bir hayatım
olduğunun farkına vardım. Başta kendim gibi içine
kapanık taşralı kızarkadaşlarım vardı, ama
zamanla hem onlarda değişmeler, hem de benim ortamımda
değişmeler oldu. Üniversitedeki birinci yılımın
sonunda ders çalışamadığımı bahane ederek eve
çıkmak istedim. Ailem ilkin sıcak bakmasa da, derslerim için iyi
olacağında direterek müsadeyi kopardım. Eve çıkınca
masraflarım arttığı için bir mağazada önce part time,
sonra full time çalışmaya başladım. Derslerim de fena
değildi, yani en azından okulu normal sürede bitirebilecektim. Bu
süre zarfında erkek arkadaşlarım oldu ve bakireliğimi
kaybettim. Ama yoğun bir seks hayatım yoktu.
İstanbul'da
iş çıkış saatlerinde otobüslerin nasıl dolu
olduğunu bilirsiniz. Böyle bir akşam işten eve dönmek için
otobüse bindim. Şoförün ısrarlarıyla arkalara ilerledik. Arka
kapının oraya kadar vardım ve rahat gitmek için bir alt
basamağa geçtim ve demire yaslandım. Üzerimde dizimin az üstünde bir
etek, içimde gömlek ve üstümde de parkem vardı. İçeride insan
yoğunluğundan camlar hep buğulanmıştı.
İnsanlara bakarak vakit geçiriyordum. Arkalarda 6-7 kişilik bir grup
vardı, kendi aralarında muhabbet ediyorlardı. Voleybol veya
Basket takımından gibiydiler, hepsi de eşofmalıydı ve
yanlarında spor çantaları vardı. Sanırım maçtan veya
idmandan dönüyorlardı.
Ben
dalmış bir halde onları incelerken, bir tanesinin bana
baktığını fark ettim ve o an için göz göze geldik.
İçimden, (Sıkılmayacağım, onunla
bakışırken yolculuk zevkli geçecek!) diye geçirdim. Birbirimize
kaçamak bakışlar atıyorduk. Bir müddet sonra çocuk
arkadaşlarının yanından ayrılıp bana doğru
geldi. Ben böyle bir şey beklemiyordum. Ben sadece ona bakarak yolumu
tamamlamak niyetindeydim. Yanıma gelince utandım, muhabbet
açmasın diye arkamı döndüm. İşte burada büyük bir hata
ettiğimi sonradan anladım.
Benim
arkamı dönmemi tamamen yanlış anlayıp, arkama
yanaştı. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmuştum sanki.
Arkamdan yaslanmaya başladı. Hiçbir şey düşünemiyordum,
utancımdan kıpkırmızı kesilmiştim. Aklımdan
türlü şeyler geçiyor, ama kılımı bile kıpırdatamıyordum.
Benim bu tavrımdan cesaret almış olacak ki iyice sokuldu bana.
Nefesini ensemde hissediyordum. Birşeyler fısıldadı, ama
bir kelime bile anlamadım. Bir müddet sonra şoku atlattım, ama
ne yapmam gerektiğine karar veremiyordum. Daha bir saatlik yol vardı.
Sonunda, farklı bir heyecan olur, hem kalabalıkta kimse de
farkında değil, zaten bir basamak da alttayız diye
düşünerek, işi oluruna bıraktım. En fazla çocukla biraz
oynaşır, zevklenirdim. Ben aklımdan bunları geçirirken
bizimkisi ellerini kullanmaya başladı. Hafifçe popomu okşuyordu.
Bir süre sonra sıkıp bırakmaya başladı, baya ön
sevişmeye doğru gidiyordu olay...
Hafiften
ıslanıyordum. Ve popomu oynatmaya başladım. Benden
işareti alır almaz elini eteğimin altına doğru
attı. Eteğim aşağıda olduğu işim elinin
yetişeceği yere kadar sıyırarak bacaklarımı
okşamaya başladı. İş daha da ilerliyordu ve benim
aldığım zevk de artıyordu. Bir göz gezdirdim, kimse bizim
farkımızda değildi, ya da ben öyle olmasını
istiyordum. Arkamdaki genç belli ki az şeyle mutlu olmasını
bilen biri değildi. Çünkü bu da ona yetmemiş ve eteğimi iyice
yukarı sıyırıp, kalçalarımı okşayıp
sıkmaya başlamıştı. Bense iyice kendimden geçiyordum
sanki. Tanıdığım biri beni bu halde görse ne yapardım.
Evet, seks tecrübelerim vardı, ama çıplakken erkek
arkadaşımın izlemesi bile beni utandırırdı.
Halbuki şu anda bir halk otobüsünde, yüzden fazla kişinin
arasında, popom kabak gibi açık ve tanımadığım
biri tarafından hamur gibi yoğuruluyordu. Aşırı
derecede tahrik edici bir durumdu benim için. Sırılsıklam
olmuştum. O haldeyken bana arkadan iyice kenetlenip, iki eliyle birden
göğüslerimi okşamaya başladı. Tanrım, resmen
sevişiyorduk. Çok zor durumdaydım, ayaklarım beni
taşımıyordu. Demire yapıştım iki elimle.
Biz
o durumda iken, iki kişi yaklaştı yanımıza, arkamdaki
gencin arkadaşlarıydı. Ben kimse görmüyor sanırken,
meğer onlar bizi izliyormuş. Başımdan kaynar sular döküldü
sanki. Ne yapacağımı, ne edeceğimi bilemiyordum, yüzüm
kıpkırmızıydı. Arkadaşları gelince arkamda
genç ellerini göğüslerimden çekti ve elini üstten külotumun içine
daldırıp, amımla oynamaya başladı. Birden
bacaklarımın arasında, el olmadığını
anladığım bir şeyin sıcaklığını
hissettim. Aman Tanrım, çocuk bir eliyle amımı kurcalarken
diğer eliyle sikini çıkarmış ve bacak arama sürtüyordu.
Neler oluyordu böyle? Yanımızdaki arkadaşları da milletin
bizi görmesine engel olduğu için arkamdaki iyice rahat hareket etmeye
başlamıştı. Nasıl sikini öyle çıkarabilirdi
aklım almıyordu. Ama kendi halimi de düşününce, bu çok da garip
değildi sanki...
Bir
taraftan diğerleri de hareketlenmeye başladı. Direğin
diğer tarafında benim önümde duruyorlardı. Bir taraftan
etrafı kollarken bir taraftan göğüslerimle oynamaya
başladılar. Bu ara da arkamdaki geri çekildi, ne oldu ki diye
düşünürken, külotumu aşağı doğru çekti. Ne gerek
vardı şimdi buna? Zaten sürtünüyordu çıplak sikiyle, daha ne
istiyordu ki? Olamaz! Yoksa sikecek miydi beni milletin ortasında?
Önümdekilerden biri aşağı eğildi, ne oluyor derken külotumu
ta aşağı indirip, teker teker ayaklarımı
kaldırarak tamamen çıkardı. İş
çığırından çıkmıştı artık, bu
duruma bir son vermeliydim. Ama ne yapacaktım ki? Bağırsam, bir
şey desem, külotumu onlara vermiştim, şimdi kime ne diyebilirdim
ki? Ben bu düşüncelerdeyken, önümdekiler
huzursuzlandığımı fark edip, direnmeyeyim diye iki elimle
de direğe tutturup, ellerimin üzerinden tuttular. Bu halde ellerim hareket
edemiyordu. Uysal bir koyun gibi her şeye razı bir şekilde
olacakları beklemeye başladım...
Arkamdaki,
külotum da olmadan sikini amıma sürtmeye başlamıştı
bile. Ben birilerinin bizi fark edip rezalet çıkacağı için
korkuyordum, ama bu korku nedense beni çok daha fazla azdırıyordu. Ve
beklenen oldu, arkamdaki sikinin başını amıma dayadı!
Anladım ki içime girecek ve beni ortalıkta sikecekti. Önümdekilerin
de yardımıyla hafifçe öne doğru eğildim. Eteğim belime
kadar sıyrılmış, külotum çıkmış, şimdi
amım götüm meydandaydı. Arkamdaki genç yavaşça içime girmeye
başladı. Çok zorlanmadım, ama sikinin şimdiye kadar olan
erkek arkadaşlarımınkinden büyük olduğunu
hissedebiliyordum. Yavaşça gidip gelmeye başladı. Acayip zevk
alıyordum, önce dibine kadar sokuyor, sonra tamamen çıkarıyor,
sonra tekrar sokuyordu...
Bu
şekilde ilk defa sikiliyordum, ama çok zevkliydi. Ben bu duygu ve zevk
yoğunluğundayken, hiç farkında bile varmadan diğer
arkadaşları da yanımıza geliş ve takım
toplanmıştı. Kapının orayı 6-7 kişi tamamen
kapatmışlar ve otobüsün geri kalanıyla olan
bağlantıyı kesmişlerdi adeta. Şimdi tamamen
ellerindeydim. Bu arada arkamdaki yakışıklı beni sikmeye
devam ederken, elini belimden çekip, eteğimin fermuarıyla oynamaya
başladı. Ne yapıyordu ki, eteğim zaten yok misali
belimdeydi ve götüm açıktaydı. Bir an sikini tamamen amımdan
çıkardı ve geri çekilir gibi oldu. O sırada başka biri
eteğimi aşağı doğru indirdi. Aynı külotumu
yaptıkları gibi, ayaklarımı birer birer kaldırarak
eteğimi tamamen çıkardılar. Külotum neyse de, eteğimi de
onlara kaptırmıştım ve şimdi daha
kalabalıklardı. Eteğimi mutlaka ellerinden almalıydım,
yoksa ne yapardım? Eteğimi almak için bu saatten sonra
bağırıp çağıramazdım, yoksa millet beni o halde
görse ne derlerdi, rezil olurdum. Uslu bir kız olup olacaklara katlanacak
ve insaf edip hiç olmazsa eteğimi vermeleri için yalvaracaktım.
Bu
arada arkamdaki genç hızlanmaya başladı, sanırım
gelmek üzereydi. Ve titreyerek içime boşaldı. Hemen bir
başkasıyla yer değiştirdiler, arkama başka biri geçti
ve sikini amıma yerleştirdiği gibi pompalamaya
başladı. Bir taraftan önümdekiler de göğüslerimle oynuyordu. Hiç
tanımadığım bir grup gencin ortasında, belimden aşağısı
çıplak bir şekilde sikiliyordum. Yarım saat öncesine kadar
mazbut bir Anadolu kızıyken, olaylar beni ne hale sokmuştu!
Gençler
çaresizliğimin farkındaydılar ve hiçbir şeyi umursamadan
durumun keyfini çıkarıyorlardı. İki tanesi önümdekilerle
yer değiştirdi ve göğüslerimle oynamaya başladılar. Az
sonra da gömleğimin düğmelerini çözmeye başladılar. Ben
bağırmak istediğim halde, kimseyi uyandırmamak için
fısıldayarak yalvarıyordum, "Lütfen yapmayın!"
diye. Ama sanki bu onların daha da hoşuna gidiyordu. Ellerimden
tuttukları için engel de olamıyordum. Gömlek düğmelerimi de
çözdüler ve biri arkamdan sutyenimin kopçalarını gevşetti,
öndekinin çekmesiyle sutyenim de ellerine geçti. Parkamla birlikte
gömleğimi omuzlarımdan aşağı doğru
sıyırmaya başladılar. Tam onları da çıkaracaklar,
çırılçıplak kalacağım diye düşünürken, orda
kaldılar. Nedenini bilmiyorum ama, buna ne kadar sevindim, anlatamam. Bir
grup gencin ortasında, nerdeyse çırılçıplak
kalmıştım ve sikiliyordum, ama bu halime bile sevinecek duruma
gelmiştim.
Bu
arada arkamdaki boşalmış ve yerini bir başkası
almıştı. Önümdekilerden biri sikini çıkardı ve demirin
üstünden başımı aşağı bastırarak sikini
ağzıma verdi. Çaresizliğimden ve eteğimi geri alabilmek
ümidiyle onu memnun edebilmek için nasıl sakso çekiyorum
inanamazsınız. Bu şekilde kendi aralarında dönüşümlü olarak
beni amımdan ve ağzımdan sikmeye devam ettiler. Şimdi
aklıma geliyor da, iyi ki o arada hiç arka kapıdan inmek isteyen
olmadı. İneceğim durağa gelmiş miydim, ne kadar zaman
olmuştu bineli, inanın hiçbir fikrim yoktu...
Birden
kapının ışığı yandı. Aman Tanrım
birileri inecekti ve şimdi her şey anlaşılacaktı,
mahvolmuştum. Derken elimi bıraktılar, arkamdaki halen sikmeye
devam ediyordu. Otobüs yavaşladı ve bir süre sonra durdu. Arkamdaki
de sikini amımdan çıkarıp, eşofmanını düzeltti.
Ben eteksiz ne yapacağım diye düşünürken, beni kollarımdan
çekiştirerek otobüsten indirdiler. Meğersem onlardan birisi
basmış düğmeye, çünkü bizden başka inen olmadı.
Ohhh!
İndiğimiz durak bir parkın kenarındaydı ve çok
kalabalık değildi. Tam eteğimi isteyecektim ki, eteğimle uzaklaşmaya başladılar. "Hey! Nolur
eteğimi verin bari, bu halde nasıl gideceğim?" diye
seslendim. Bir tanesi, "Yavrum, eteğin bu muhteşem
dakikaların hatırası olarak bizde kalacak, hem bu halinle çok
sexysin!" deyip arkadaşlarının arkasından yürüdü
gitti...
Parkem
popomu tam örtmüyordu. Nasıl insanların içinden geçecektim, eve
nasıl varacaktım? Parkemle önümü güzelce kapattım, ama
aşağısı o biçimdi. Üzerimde bir parke, altımda görünen
sadece bir deri çizme, tam bir hayat kadını gibi
görünüyordum. Ama zaten az önce olanları kaç tane hayat kadını
yaşamıştır ki?
Biraz
aklımı topladım, en iyisi taksiydi. Bir taksiye atlayıp
evin adresini söyledim. Taksici aynadan bana bakıyordu.
Altımda bir şey yoktu, kısa parkeyle de oturunca her şey
meydandaydı, neyle kapatacaktım? Yapacak
birşey yoktu, hiç oralı olmadım...
Apartmanın
önünde taksiden indim. Sanki ben görmeyince kimse de beni görmeyecekmiş
gibi, kafamı öne eğip etrafıma bakmadan binaya girdim...
[Elif]
|