Güya Amıma Asla Dokundurmayacaktım! (Tuba 24., Ankara)
Küçüklüğümden
beri ilgiye ihtiyaç duyan bir kızdım ben. Kilolu oluşum, üstelik
birazda çirkin oluşum yüzünden birçok zaman alay konusu oldum. Artk bu
alaylar öyle bir raddeye gelmişti ki, bazen kendimi tutamaz
ağlardım. Böyle bir çocukluk geçirdim, ancak ergenliğe girince
durum biraz daha değişti. Artık zaten büyük olan
kalçalarım, iyice şekil almış, göğüslerim gün geçtikçe
büyümüş, amım tüylenmeye başlamış ve artık genç
bir kadın olma yolundaydm. Bu dönemlerde tanıştım
mastürbasyonla, cinsellikle. Küçük bir şehirde yaşıyordum,
gerçekten tutucu olan bu şehirden kurtulmak için tek çarem, üniversite
snavlarıydı. Lise boyunca, zaten benim kafam dağıtacak bir
şey olmadığından, derslerine aşırı
çalışan bir kız oldum. Bunun ödülü olarakta snavda iyi bir
derece yaptım, Ankara'da özel bir üniversitenin iyi bir bölümünü burslu
olarak kazandım.
Ailemin durumu çok iyi değildi, burs kazanmış olmam onları
rahatlatmıştı. Üstelik bursun kapsamı çok genişti,
yurt ve yemek ücretleri de bedavaydı. Ama Ankara gibi büyük bir
şehirde nasıl yaşayacağımı bilmiyordum.
Üniversite açılmadan önce, ailemle geldik, kaydımı
yaptırdık ve yurda yerleştim. Bir süre sonra memleketime döndüm,
sonra tekrar geldim, ve okul başladı... Okul başlayınca
dikkatimi çeken şey, anormal derecede zengin ve
yakışıklı erkekler oldu. Tabi bana yüz bile
vermiyorlardı. Zaten çokta aranmıyordum, derslerime gidip geliyordum.
Bölümümün çoğu kızdı ve hepsi taş gibiydi. Yani
onların arasında sırıtıyordum fazla kilolarım
yüzünden. Tanışma partileri falan oldu, ama ben ailemin yolladığı
az miktarda parayla bunlara gidemiyordum.
Oda
arkadaşım Sude ile oldukça yakınlaşmıştık,
odayı paylaştığımız için hiç utanmadan
sıkılmadan birbirimizin yanında soyunur, giyinirdik. Ben bile
kız halimle Sude'nin vücuduna hayranlık duyuyordum, (unutmadan
belirteyim, biseksüel duygularım var, ama hiç bir kadınla
ilişkim olmadı). Haliyle Sude güzel bir kız olduğu için
dikkati çekiyor, yakışıklılar hep onunla
takılıyordu. Beni birkaç kez dışarıya davet etmesine
rağmen, gitmemiştim. Gidip ne yapacaktım ki? Konuşkan bir
kız değildim, hep içime kapanık, kendi hayal dünyasında
yaşayan bir kızdım ve bu halimle kimsenin ilgisini çekemezdim.
Bu ilgi çekememe olayı, bende bastırdığım duyguları
fena halde dışarıya çıkarma isteği doğuruyordu.
Bulduğum her frsatta, tuvalette, banyoda, hatta gece Sude'nin uyuduğu
zamanlarda, hemen elim tombul amıma kayıyor, gözlerimi kapatıyor
ve benim hoşuma giden erkeklerle hayaller kuruyordum. Ama ne hayaller...
Olmayacak yerde, olmayacak zamanda rastgele beni domaltıp birkaç
erkeğin siktiği hayali mesela. Tecavüz fantazileri...
Aklınıza gelebilecek her fantazi... Belki benim farkıma
varırlar diye düşünüp duruyordum, ama bu fantazilerim
başıma öyle şeyler getirdi ki, artk içimde tutamayıp bu
hikayeyi yazmama sebep oldu.
Oda arkadaşım Sude'nin takıldığı arkadaşlar
benim hayatımı değiştirdi diyebilirim. Onlarla
tanışmak hayatımın dönüm noktasıydı. Hiç
unutmuyorum, bir kış günüydü. Yurttan tanıştığım
arkadaşlarımla yurdun bahçesinde oturmuş, çay ve sigara
içiyorduk. Sude de gece 22:00 gibi geldi yanımıza, ama yanında
iki tane taş gibi oğlanla. Birinin adı Murat, diğerinin
adı Berk'ti. Okadar yakışıklılardı ki, resmen
dibim düşmüştü oğlanlara, ama sessiz sessiz oturuyordum, onlar
muhabbeti açıyor, gülüp eğleniyorduk. Yurda giriş saati gelince,
Murat Sude'yi dudağından öptü. Anlamıştım,
Murat'ın yeni sevgilisi Sude'ydi. Ben de, "Çok memnun oldum!"
diyerek elimi uzattım, koca elleriyle benim elimi sıktılar.
Akşam Sude uyuyunca yapacağım mastürbasyon için
sabırsızlanıyordum. Gece oldu, Sude kafayı vurduğu
gibi uyudu, sanırım biraz alkollüydü. Ben de hemen Murat'la Berk'in
beni siktiklerini hayal edip, mastürbasyonumu yaptım ve uyudum.
Birkaç gün sonra, Murat ve Berk gene yurdun kapısındalardı,
Sude'nin haberi yoktu, biz de dersten dönmüştük. Murat Sude'yi görünce,
"Aşkım!" diye sarıldı, Berk te benim elimi
sıktı. Bizi dışarıya davet ediyorlardı. Ben her
ne kadar gitmek istemesem de, Sude çok ısrar etti. "Tamam!" dedim.
Arabalarına doğru yürüyorduk, Lüx bir Cip'e bindik. Arabayı
Murat kullanıyordu, Berk'le ben arkada, Sude de önde Murat'ın
yanındaydı. Günün geri kalanını onlarla geçirdik.
Ayrıca ogün hayatımda ilk defa bira içtim, ama tadını
beğenmedim. Ama muhabbet güzel gidiyordu, ben Berk'ten inanılmaz
etkilenmiştim. O da benimle muhabbet kurmaya çalışıyordu.
Böyle yakışıklı ve zengin bir erkeği etkilemiş
olmam düşüncesi bile beni coşturuyordu. Neyse, o akşam yurt
giriş saatine 15 dakika kala, bizi bıraktılar yurda. Ben de
kapıda telefon mumaramı Berk'e verdim.
Odamıza çıktık, o gece hemen uyudum, içtiğim biradan halen
kafam dönüyordu. Ertesi gün Berk'ten gelen 'Günaydın!' mesajıyla
uyandım. Sude'den utanıyordum nedense. Sude'ye çaktırmadan,
bütün gün Berk'le mesajlaştım. Haftasonu için de sözleştik, daha
haftanın başıydı ve biz sürekli mesajlaşıyorduk.
Böyle bir adamın benden etkilenmiş olması, beni müthiş bir
şekilde onurlandırıyordu. Haftasonu geldi, Berk son model bir
spor arabayla beni aldı. Bütün gün güzelce gezdik, eğlendik, Cafede
oturduk, bana hediye aldı falan. Gittikçe aşık oluyordum Berk'e.
Berk te benimle ilgileniyordu. Ama Sude'ye bu konu hakkında hiçbir şey
söylemiyordum.
Gene bir akşam Berk beni yurda bıraktı. Yurdun önünde arabada
konuşuyorduk ve ilk kez beni dudağımdan bir erkek öptü. Çok
küçük bir öpücüktü, ama tadı damağımda kalmıştı.
Aslında inanılmaz azmıştım, ama ona
azgınlığımı çaktırmamak için nefsime hakim oldum
ve arabadan indim. Tabii direk yatağa girdim, o gece o öpücüğü hayal
ederek mastürbasyon yaptım. Artık cinsel dürtülerim tavan
yapmış durumdaydı, günde bir kez yaptığım
mastürbasyon sayısı 3-4 olmuştu. Bunun da getirdiği bir
yorgunluk vardı tabi. Ama mastürbasyon hayallerimin tek erkeği
artık Berk idi.
Ve o gün... O günü hatırladıkça, halen amımda bir
karıncalanma olur. Berk'le mesajlaşmalarımız artık
sekse dönüşmüştü. Berk'in, (Şu anda üzerinde ne var?)
mesajları yavaş yavaş, (Amın kıllı mı?
Şu anda nereni okşuyorsun? Yarağım kazık gibi oldu,
seni düşünerek 31 çekiyorum!) şeklini almış, resmen sanal
seks yapar olmuştuk. Neyse, o gün Berk beni yurttan aldı. Üstümde ne
olduğunu bile hatırlıyorum. Tabi ogün onunla sikişmek falan
aklımın ucundan geçmediği için gayet normal giyinmiştim.
Siyah bir gömlek, içimde siyah sütyen, kot pantolon ve slip siyah külot. Yurtta
kişisel bakım zordu, dilediğimiz zaman am
kıllarımızı alamıyor, ağda yapamıyorduk.
Onun için amım kelimenin tam anlamıyla orman gibiydi,
bacaklarımda da tüyler duruyordu. Kısacası hiç sexy
değildim. Akşama kadar yine gezdik eğlendik. Sonra Berk,
"Aşkım, daha yurda giriş saatine epey bir vakit var, bana
gidelim mi? Film seyrederiz! Hem ev arkadaşlarımla da
tanışmış olursun?" dedi. Ona öyle bir güven duyuyordum
ki, "Olur sevgilim!" dedim.
Evine gittik, bir
apartman dairesiydi. Girdik içeri. Ev arkadaşları Buğra ve
Can'la tanıştırdı beni. Onlar da en az Berk kadar
yakışıklıydı. Önce yemek yedik hep beraber.
Dışardan kebap söylemişlerdi ve aylardr kebap yemiyordum.
Yemeklerimizi yedikten sonra kanepeye geçtik. Buğra içeriden 8-10 tane
bira getirdi. Ben biranın tadını sevmediğimi ve
içmeyeceğimi söyleyince, gitti bir şişe de Votka getirdi.
Votkalı biranın tadının daha güzel olduğunu söyleyip,
biramın içine Votka karıştırıp verdi. Ve film izlemeye
başladık. Filmi izlerken biramı yudumluyordum. Bir, iki, üç
derken artık gözlerim kaymaya başlamıştı. Alkole hiç
alışık olmadığım için hemen zom olmuştum.
Berk benim bu halimi görünce, "Tubacığım, istersen odama
geçelim, dinlenirsin?" dedi. Ben de, "Tamam!" dedim, Berk'in
odasına geçtik.
Oldukça büyük bir yatak vardı. Ben yatağa oturdum, o da yanıma.
Biraz başım ağrıyordu, Berk uzanmamı teklif edince
uzandım yatağa. Berk de yanıma yattı. Berk'i deli gibi
arzuluyordum, ama vücudumun bu halinden utanıyordum. Kapı
açıktı. Kapıyı kapatmasını istediğimde, Berk
kalktı, kapıyı kapatıp tekrar yanıma geldi ve
yavaşça dudaklarını dudaklarıma değdirdi ve beni
öpmeye başladı. Ben de karşılık veriyordum. Vücudumu
ateş basmış, sanki bedenim benden
ayrılmıştı. Her yerim alev içindeydi. Berk artık
üzerimdeydi ve dudaklarını dudaklarımla iyice kenetlemiş,
dili ağzımın içindeydi. Elleri de vücudumda geziniyordu,
hoyratça gömleğimin üzerinden tombul memelerimi okşamaya
başlamıştı. O okşadıkça ben deliriyor, daha
fazlasını istiyordum. Berk gömleğimin düğmelerini açmaya
başlayınca, "Dur!" dedim, ama içimden devam istiyordum.
"Ne oldu birtanem?" dedi. "Aşkım içeride
arkadaşların var, ne yaptığımızı
anlamayacaklar mı?" dedim. "Aşkım sakin ol, hiçbir
şey anlamazlar! Hem zaten onlar da kızarkadaşlarını
eve getiriyorlar. Sen kendini bana bırak, merak etme sana zarar
vermeyeceğim!" deyip beni sakinleştirdi. Ben de
bıraktım kendimi. Ama emindim ki arkadaşları
seviştiğimizi anlayacaklardı. Ama umrumda mıydı
şu anda? Yıllardr hayalini kurduğum şeyi yapmak üzereydim.
Sarhoş da olsam, halen bilincim yerindeydi ve ne olursa olsun, asla
amıma dokundurmayacaktım!
Berk yavaşça gömleğimin düğmelerini açtı. Sütyenimin
üzerinden memelerimi yoğurmaya başladı. "Offf, şunlara
bak, ömrümde böyle memeler görmedim, ne yerim ben bunları aşkım,
mükemmel bir kızsın!" deyip memelerimin üstünü emmeye
başladı. Zevkten deliriyordum, çıldırıyordum
artık. Ben de oluruna bıraktım, artık ellerim Berk'in
kafasını memelerimle dahada bütünleşmesi için
bastırıyordum. Yavaşça bir mememi dışarı
çıkardı. Memelerimin halkaları çok geniştir, uçları da
kabardığında fındık büyüklüğünde olur.
"Offf, şuna bak ya, naslıda kabarmış, nasıl
azmış benim aşkım!" deyip meme ucunu yalamaya
başladı. Ben de, "Ohh, yala aşkımmm!" diye
inliyordum. O yaladıkça kendimden geçiyor, içimdeki kaltağı
zaptedemiyordum. Artık iki memem de sütyenden çıkmış, Berk
onları sömürmekteydi...
Elini amıma
attığında, ben tekrar, "Dur!" dedim.
"Noldu?" deyince, "Aşkım bakireyim!" dedim.
"Merak etme, bekaretine dokunmam, sadece amınla oynamak istiyorum
sevgilim!" dedi. Ama ben gene de, "Olmaz!" diyordum.
"Aşkım utanma!" dediğinde, ben, "Aşkım,
hazırlamadım, yani, hoş değil şu anda kukum..."
dedim. "Kıllı mı?" diye sordu. "Oldukça
kıllı aşkım, bilseydim traşlardım..."
deyince, "Ben kıllı am severim zaten aşkım, rahat
ol!" deyip pantolonumun düğmelerini açmaya başladı.
Pantolonumu indirdiğinde, ıslanmış külodum
karşısındaydı. "Sulanmış ha?" deyip
güldü, yavaşça külodumun üstünden amımla oynamaya başladı.
Artık kendime hakim olamıyor, inliyordum.
- Nasıl aşkım? Zevkli mi? Ha? Hiç okşandın mı
daha önce?
- Hayır aşkım, ilk kez okşanıyorummm!
- Ohhh, daha önce hiç yaladılar mı bunu?
- Aşkım ilkimsin...
- Benim olacak mısın şimdi sevgilim?
- Aşkım bakireyim!
- Olsun birtanem, istersen götünden girerim sana...
- Aşkım çok acıyormuş!
- Ben acıtmam, alıştıracağım onu. Sen sadece bana
bırak kendini...
- Peki aşkım, ama nolur acıtma! Delirtiyorsun beni ve
yanlış birşeyler yapmak istemiyorum!
- Sen de beni orospum, sen de beni delirtiyorsun!
- Ne? Aşkım, orospu dedin bana!
- Evet orospusun, ama sadece benim orospumsun!
- Aşkım deme öyle yaa! (Ama öyle dedikçe ben daha da azıyordum.)
- Fahişesin sen! Baksana sürtüğüm, nasılda sulanmış
amın! Yarak istiyorsun!
- Aşkım, deme öyle nolur...
- Sikilmek istiyor musun aşkım? Sikeyim mi seni? Ha?
- İstiyorum aşkım!
- Ne yapsın erkeğin seni?
- Siksin beni!
- Daha yüksek sesle söyle!
- Sikkk beniii!
- Ohhhh...
Benim sadece külotum vardı üzerimde, Berk halen
soyunmamıştı. Berk külodumu yavaşça dizlerime indirince,
hemen elimle amımı kapattım. Kıllar
fışkırıyordu elimin kenarlarından. Berk elimi tuttu,
yavaşça kenara çekti. Sonra okşamaya devam etti kıllı
amımı... Artık sıvılarım Berk'in elini
ıslatıyordu. Berk biryandan da kalkmış
yarağını okşuyordu pantolonunun üstünden. Yavaşça
pantolonunu çıkardı. Ardından boxerini de indirince, ömrümde ilk
kez yarak gördüm. Kocaman kıllı taşakları ile, kocaman bir
yarak bana bakarak okşanıyordu ve bu beni delirtiyordu.
- Eline almak ister misin aşkım?
- Aşkım hiç almadım...
- Olsun birtanem, daha önce hiç okşanmamıştın da!
- Evet, ama...
Ve Berk'in kocaman yarağı elimdeydi. Acemice okşuyordum. O da
benim amımı okşuyordu. Zevkten delirmiş gibiydim. Berk
elimdeki yarağını yavaşça çekti. Okkalı bir salya
akıttı yarağına ve okşamamı söyledi. Böylece
yarak elimde daha çok kayıyordu...
İçimde
şimdi onu yalama isteği vardı. Eğildim, yavaşça
yarağının başını öptüm. "Ooo, sakso mu
çekmek istiyorsun?" diyerek elini başıma koyup
bastırdı. Yarağıyla burun burunaydım. Yavaşça
ağzıma alınca, Berk bir, "Ohhh!" çekti.
Yarağını dilimin üstünde kaydırıyor,
aşkımı mutlu etmenin verdiği hissle dahada istekleniyordum.
Berk beni kaldırdı, kendi oturdu, duvara sırtını
vererek. Ben de yanında uzandım. Ben yarağını
yalarken, şimdi Berk te götümün yanaklarını okşuyordu. Berk
te benim gibi inliyordu, nefes nefeseydi. Ben de daha istekli, daha arzulu
yalıyor, sikinin her noktasını dilliyor, onu zevkten
uçuruyordum. Berk'in eli artık götümün yanakları
arasındaydı, götümün deliğinde parmaklarını
hissediyordum...
Yavaşça yana
doğru kaykıldı, ben halen ona sakso çekiyordum. "Sevgilim,
ver o güzel götü bana. Offf! Şu darlığa bak... Domal
aşkımmm!" deyince, hemen domaldım önünde. Berk arkama
geçmiş, koca götümün yanaklarını hamur gibi yoğuruyordu.
Ben de alttan amımı okşuyordum. Götümün yanaklarını
araladı ve deliğim karşısındaydı. Dilini göt
deliğime değdirince irkildim. "Sakin ol!" dedi. Ama ben
korkuyordum, yani sonuçta göt bu, malum... Acaba istemsiz birşey olur mu
diye, korkuyla sıktıkça sıkıyordum götümü. O ise dilini
götümün her yerinde gezdiriyordu. Ve o dil götümü yalayıp, yavaşça
amıma doğru iniyordu. Sağıma baktığımda
aynayı fark ettim, Berk dizlerinin üstünde çökmüş, benim deliklerimi
yalıyordu.
"Aşkım, götün de, amın da delirtti beni. Off şu
görüntüye bak! Amın harika görünüyor. Hele göt deliğin... Offf,
dayanamıyorum artık!" deyip komodini açtı. Bir krem
çıkardı. Önce götümün deliğine sürdü, iyice yedirdi kremi.
"Aç aşkım götünü!" deyince, iki elimle ayırdım
götümün yanaklarını. "Sakın sıkma kendini, alıştıracağım!
Canın biraz acıyacak, ama alacağın zevki düşün!"
deyince, "Tamam!" dedim. Şimdi sağ elinin işaret
parmağı büzüğümde geziyordu. Parmağı götümün içine
doğru girmeye başlayınca bağırmaya başladım.
Acıyordu! Parmak bu kadar acıtıyorsa, yarak nasıl
acıtırdı? Parmağını tamamen götüme sokunca
bekledi. Ben kısık bir sesle, "Berrkkk!" diye inliyordum.
"Hişt, geçti, tamam aşkım, alışacak!" deyip
beni sakinleştiriyordu. Parmağını götüme biraz sokup
çıkardı, sonra diğer parmak da girdi götüme. Acı gittikçe
artıyordu. Ama istiyordum, Berk'in yarağını bana deliler
gibi saplamasını istiyordum. İki parmağıyla uzun bir
süre alıştırdı götümü. Artık parmakları rahatça
girip çıkıyordu, ama sanki götümde alev vardı. Hafiften
gazım geliyordu, ama sıkıyordum büzüğümü. Berk parmaklarını
çıkarınca dayanamadım ve osurdum. Domalık halde
tutamamıştım osuruğumu. Berk, "Ohoo, daha
parmaklayınca osurdun, sikince ne yapacaksın acaba?" deyince
utandım. Utandığımı anlayınca, "Sakin ol
aşkım, hem zaten osurman beni çok azdırır, sakın tutma,
seni osurta osurta sikecem!" dedi.
Artık vakti
gelmişti. Yarağına tükürdü ve yavaşça götümün deliğine
koydu. Girmeye başladı. O girdikçe ben bağırıyordum.
Ama Berk bağırmalarımı,
çığlıklarımı dinlemiyor, daracık göt
deliğime yarağını daldırıyordu.
- Aşkımmmm, yapma, çok acıyorrr!
- Hiişt, sakin ol, bak kafası götünde.
- Aşkım nolur ağzımla boşaltayım, sokma daha
fazla.
- Eee, kes lan orospu! Sinirlendirme beni, bulmuşum böyle koca götü,
sikmeden bırakır mıyım?
O nazik adam gitmiş, yerine bir hayvan gelmişti. Ben de
bağıra bağıra içime almaya çalışıyordum onu.
- Bağır orospu, bağır da içerdekiler anlasın
yarrağı yediğini!
Onları tamamen unutmuştum, kesin benim sikildiğimi
anlamışlardı. Berk yarağının tamamını
götüme sokmuş, öylece bekliyordu. "Ohhh, daracık! Offf, böyle
göt sikmedim yaa, kocaman, öldürecek beni, orospu, yaktın sikimi!"
diye mırıldanıyordu. Kurduğum fantazilerden çok daha
farklıydı gerçeği. Acıdan geberiyordum, götümün deliği
istemsiz bir şekilde kasılıyordu...
Şimdi Berk
yavaş yavaş gidip gelmeye başlamış, benim götümü
keyifle sikiyordu. Ben de altında kuzu gibi o yarağı
alıyordum. "Amını okşa orospum, zevklenirsin!"
dediğinde, hemen elimi amıma attım. Amım alev alevdi,
bacaklarımdan suları süzülüyordu. Berk hırlayarak beni götten
sikmeye devam ediyordu. Arada bir götme şaplak atıyor, o şaplak
attıkça ben daha çok bağırıyordum. Ama zevk almaya
başlamıştım. Hele amımı okşayınca
zevkim daha da artıyordu. Bir erkeğin bana sahip olduğunu bilmek
beni delirtiyordu.
- İçerdekiler anlamış mıdır sevgilim?
- Anlasalar ne olacak aşkım? Hepimiz sevgililerimizi burada sikiyoruz!
Emin ol, şimdi senin götünü hayal ederek 31 çekiyorlardır.
- Ohhh aşkım, cidden mi?
- Tabi aşkım, sadece senin memelerini, götünü hayal ederek 31
çekiyorlardır!
- Offf aşkımmm...
İçerdekilerin beni hayal ederek 31 çektiklerini duymak
gururlandırmıştı beni. Berk ise temposunu
arttırmış, artık götümü dağıtırcasına
sikiyordu. Götüm yanakları kıpkırmızı olmuştu.
Soktukça sokuyor, beni delirtiyordu. Hırlıyor, köpek gibi sokuyor ve
arada bir tamamını sokup çıkarıyordu. Bir
çıkardığında yine osuruğumu tutamadım. Osurunca
dahada azdı ve daha sert sikmeye başladı götümü.
İnanılmaz zevk alıyordum.
- Sik beni erkeğim! Ohhh, dağıt götümü!
- Dağıtacam kaşar, dağıtacam orospu! (Bu küfürler beni dahada zevklendiriyordu.)
- Evet ben orospuyum ve sen de benim sikicimsin!
- Ohhh, evet fahişe, şu anda erkeğin senin götünde ve onu
dağıtıyor. Hep bunu hayal ettin değil mi sürtük?
- Evet aşkım, gecelerdir beni siktiğini hayal ediyorummm!
Götümden çıkardı yarağını. Göt deliğimdeki
yangın devam ediyordu. Hem sikilmek istiyordum, hemde
acısını dindirmek için ne yapsam diye düşünüyordum. Berk
beni yatırdı yatağa, bacaklarımı açtı, belimin
altına bir yastık koydu. Ve önüme geçti. Ben hem alkolden, hem götten
yemenin acısyla inliyordum, ama zevkim inanılmazdı. Berk tekrar
sikine tükürdü ve götüme tek hamlede daldırdı
yarağını. Vücudumu okşuyor, meme uçlarımı
sıkıyor ve götümü öyle deli gibi sikiyordu ki. Benim de artık
amımı okşamaktan elim yorulmuştu.
Birden durdu ve
elini amcığıma attı. Kıllı amımın
dudaklarını ayırdı ve yavaşça parmağını
soktu. "Akım yapma, kızlığım gidecek!"
diyordum, ama parmağı sadece girişinde kalıyordu. "Sen
istemediğin sürece kızlığına dokunmayacağım,
ama bu göt benim!" deyip tekrar sikmeye devam etti götümü. Şimdi
iyice sert sikiyordu götümü. Sonra yarağını götümden
çıkardı ve eğilip hemen amıma yumuldu. Amımın
dudaklarını ayırıp, amımın içini dillemeye
başladı. Ve ben çok geçmeden kasılmaya başladım. Kaslmalarımı
farkedince, klitorisime yumuldu ve emerek orgazm etti beni. Am sularım
yatağa akmıştı. Berk beni orgazm etmenin verdiği
gururla, yarağını tekrar soktu götüme. Boşalmak bilmiyordu,
hayvan gibi sikiyordu götümü. Ama ben daha fazlasını istiyordum.
- Boz beni!
- Ohhh, bozayım mı aşkım?
- Boz aşkım, ne olur boz beni, patlat kzlığımı,
sik amımı!
Berk yarağını götümden çıkardı.
Yarağını silecek birşeyler arandı, ama bulamadı.
Tuvalette gitmek için kalktı. Tuvalet koridorda, odanın hemen
yanındaydı. Kazık gibi yarağı sallana sallana,
çırılçıplak çıktı odadan. Odanın
kapısını açık bırakmıştı. Ben de kapıyı
kapatmak için kalktım, ama götümün acısından rahat
yürüyemiyordum...
- Abi ne bağırttın kızı ya! Götünü
dağıtmışsındır!
- Oğlum kız tam orospu lan! Şimdi de boz beni, amımı
sik diyor!
- Boz abi! İlk sen sik, sonra da biz sikelim!
- Bakalım size vermeye ikna olacak mı?
- Abi diğer kızları da hep beraber siktik, bu da verir
herhalde...
- Oğlum diğer kızlarla bu bir mi? Onların delikleri
folloşa dönmüş, bunun götünü ilk ben siktim! Ama bu hepsinden daha
istekli vuruşuyor! Gerçi sizin hoşunuza gitmez...
- Niye abi ya?
- Oğlum bu orospunun amı çok kıllı, diğerlerininki
gibi değil.
- Olsun abi, farketmez, sikeriz!
Berk tuvalete girdi, ben de kapıyı kapatmadan geri yatağa
döndüm. Berk az sonra elinde bir rulo tuvalet kağıdıyla girdi
odaya. Yarağını tuvalette temizlemişti.
- Konuşmalarınızı duydum!
- Ne konuşmaları aşkım?
- Benim hakkımda neler dediğini duydum!
- Aşkım...
- Merak etme kızmadım!
- Kızmadım derken?
- İstersen onlara da veririm!
- Cidden yaparmısın?
- Yaparım, ama şartım var!
- Kabul!
- Dur dinle! Hepinizi aynı anda kaldıramam, teker teker
yaparsanız kabul! Ama kesinlikle aramızda kalacak, kimse duymayacak!
Eğer birine anlatırsanz, bana tecavüz ettiğinizi söylerim!
- Kabul aşkım!
- Yemin et!
- Aşkım, annemin babamın üzerine yemin ediyorum!
- Ve asla götten vermem birdaha!
- Tamam aşkım...
İçimi heyecan
kaplamıştı. Yavaşça yattım tekrar yatağa.
Odanın kapısı açıktı. Artık gizli saklı
kalmamıştı nasıl olsa. Artık onların gözünde tam
bir fahişeydim. Ve bundan garip bir şekilde zevk alıyordum. O
iki yakışıklı erkeğin de beni sikeceklerini
düşünmek beni delirtiyordu. Şimdi Berk bacaklarımın
arasındaydı, amıma sürtüyordu yarağını. Ben de
bekaretimin bozulması için can atıyordum. Nasıl olsa ailemden
ayrıydım. Kimse anlamazdı ve ben o an sadece yarak yemek,
sikilmek istiyordum. "Hadi sok, ama sakın içime boşalma!"
dememle, Berk yavaşça vıcık vıcık olmuş
amcığıma girmeye başladı. Ve bir an içimde bir
acı hissettim. Kızlık zarım bozulmuştu.
Kadındım artık. Beni kudurtan fantazileri yaşamak için artık
hiçbir engel yoktu...
Berk
çıkardı kanlanmış yarağını amımdan,
tuvalet kağıdıyla amımı götümü ve
yarağını temizledi. Ve sonra bir anda öyle bir soktu ki, sanki
amım ikiye ayrıldı. Gene canım çok yanıyordu. Ama Berk
gidip gelmeye başlayınca, acı yerini tarifsiz bir zevke
bıraktı. Demin götümden sikilirken acıdan attığım
çığlıkları, artık zevkten atıyordum. Berk tamamen
üzerime kapanmış, var gücüyle amıma pompalıyordu. Memelerim
jöle gibi sağa sola sallanıyordu, kilolu bir kız olduğum
için zaten memelerim çok sarkıktı. Berk memelerimi sıkıyor
ve iştahla, daracık yeni bozulmuş amcığımı
sikmenin zevkini çıkartıyordu. Bir müddet böyle sikti, sonra,
"Kucağımda istiyorum seni aşkım!" deyip,
uzandı yatağa. Yarağını dikeltti. O
azgınlıkla hırlayarak çıktım sikinin üstüne.
Artık namus, şeref, kızlık, hiçbir şey umrumda
değildi. Tek istediğim, hayallerini kurduğum seksleri
yaşamaktı, sanki içimde bir orospu vardı ve bu orospu beni
yönlendiriyordu.
"Aaaah! Sik
beniii, ohhh, sok amcığıma, yanıyor amım
aşkımmm!" diyerek yarağını amıma aldım.
Üstüne kapandım ve kendi kendimi Berk'e siktirmeye başladım.
Berk keyifle koca memelerimi yalıyordu, elleri de yeni sikilmiş göt
deliğimdeydi. Bir müddet sonra artık o da inlemeye
başlamıştı. "Ahhh! Orospuu! Ohhh! Mahvettin beni!"
dediğinde, boşalacağını düşündüm ve iyice
hızlandım. Ama Berk, "Ağzına boşalmak
istiyorummm!" deyince hemen indim üstünden. Hep merak ettiğim sperm
tadını almak için ağzıma aldım
yarağını. Berk hayvanlar gibi hırlyordu, ben de
iştahla yarağını emiyordum. Ve ılık
ılık ağzıma akmaya başladı spermleri. Geldikçe
geliyordu, sanki bitmek bilmeyen bir çeşme misali ağzıma
akıyor ve tuzlu dölleri boğazıma çarpıyordu. Döllerini daha
fazla tutamadım ağzımda ve kenara doğru damlamaya
başladı ağzımdan. Berk'in yarağı halen
kalkıktı, kalp gibi atıyordu. Yalayarak iyice temizledim
yarağını ve yanına yığıldım.
Ağzımın içi yapış yapıştı, içimde tarif
edemediğim bir duygu vardı.
Berk kültablasına uzandı, bana ve kendisine sigara yaktı.
Sanırım orgazm olmanın dindirici bir etkisi vardı,
yavaş yavaş kendime geliyordum ve kendime (Ne yaptın
kızım sen?) diye soruyordum. Sessizce, yanyana yatmış,
birbirimize hiç dokunmadan sigara içiyorduk. Halen götümün
sızısını, amımın sızısını
hissediyordum. Kendimi çok pis hissediyordum, ki öyleydim de, her yerim
salyaydı. Sigaralarımız bitince ben yavaşça kalktım
yerimden. Tek isteğim yurda gidip olanları düşünmekti. Sütyenimi
ve külodumu Berk'in fırlattığı yerden almak için eğildiğimde,
Berk, "Nereye?" dedi. "Yurda gitmek istiyorum, beni götür
lütfen!" deyince, "Buğra ve Can'a da verecektin hani?"
dedi. Onlar aklımdan tamamen çıkmıştı. Bir anlık
azgınlıkla onlarla da sikişmek istediğimi söylemiştim,
ama şu anda canım hiç istemiyordu, tek istediğim hemen yurda
dönmekti. "Onlarla sikişmek istemiyorum!" dedim. Berk
bozulmuştu, "Ama aşkım, söz vermiştin! Beni
sevmiyormusun yoksa?" dedi.
Ben de, "Ben seni seviyorum, ama sen beni sevmiyorsun! Sevseydin
arkadaşlarınla sikişmemi istemezdin!" deyince,
sarıldı bana. Meme uçlarım onun bedenine değiyordu.
"Saçmalama birtanem, sen benim için çok değerlisin! Ama onlar da seni
çok beğeniyorlar ve seni sikmek için yanıp tutuşuyorlar!
Bırak kendini onlara, hem sen zevk al, hem onlar alsın! Sen sadece
benim sevgilimsin, birtanemsin!" diyerek beni motive ediyordu. Ben tam bir
gerizekalıydım, salak gibi inanıyordum sözlerine. "Beni
bırakmayacaksın değil mi?" deyip sarıldım ona.
"Hayır aşkım, bırakırmıyım hiç! Sen
benimsin, ben sadece senin zevk almanı istiyorum! Emin ol, okuldaki birçok
kız grup yapıyor, sevgilileri de katılıyor ve
inanılmaz keyif alıyorlar!" dedi. O anda nedense aklıma
Sude gelmişti, "Sude de yapıyor mu?" diye sordum.
"Tabii
yapıyor! Sude'yi de bu yatakta siktik hep beraber! Üstelik Murat'la
birlikte 4 erkektik. Sude'nin nasıl zevk aldığını
görmen lazımdı! Senin Sude'den neyin eksik? Hatta fazlan var! Sen
alacağın zevke bak aşkım!" dedi. Sude'nin de onlarla
sikiştiğini duymak nedense beni müthiş rahatlatmış ve
aynı zamanda da kamçılamıştı. Ama saate baktım,
"Aşkım geç kalacağım, başka zaman yapsam?"
dedim. Berk, "İkisiyle aynı anda yaparsın aşkım,
hemencecik biter!" deyince, "Olmaz!" dedim.
"Aşkım neden olmasın? Hem kat kat zevkin artar, hemde çabuk
biter, ben de seni vaktinde yurda bırakırım işte!"
deyince, "Ozaman önce bir duş almama izin ver aşkım!"
dedim. O da, "Tamam!" dedi.
Odadan
çıktım. Can ve Buğra boxerlerinin üstünden yaraklarını
okşayarak bana bakıyorlardı. Onları görünce tekrar cinsel
isteğim canlandı. Çıplaktım ve işin enteresan
tarafı bundan utanmıyordum. Oysa ki amım kıllardan
görünmüyordu. Her yerim salyaydı ve ağzımın kenarında
Berk'in az önce akıttığı spermler duruyordu. Ayağa
kalktılar. Buğra, "Başlayalım m?" dedi. Ben,
"Duşa gireyim, temizleneyim, ondan sonra!" deyince, geri
oturdular. Bacaklarım ayrık ayrık banyoya yürürken, arkamdan
gülüyorlardı. Banyonun kapısını kapatıp, klozete
oturdum. Çişimi yapıp, taharet musluğunu açınca, durumun ne
kadar vahim olduğunu anladım. Büzüğüm kapanmıyordu. Aynada
biraz kendimi izledim, rimelim akmış, rujum
dağılmıştı, götümün yanaklarında
kıpkırmızı şaplak izleri vardı, memelerim
morarmıştı. Duşa girdim, yıkadım her yerimi.
Hazırdım. Havluyla kurulandım, saçlarım halen nemliydi, ama
sorun değildi. Sevişmeyecektim, sadece işlerinin bir an önce
bitmesini sağlayıp, yurda gidecektim. Çıktım banyodan.
Salonda kimse
yoktu. Biraz önce Berk'in beni siktiği odaya girdim tekrar. Buğra o
kalın sesiyle, "Hazır mısın?" dedi. Can da
odadaydı. Gözlerim Berk'i aradı, ama o yoktu. Yatağa sessizce
çıktım, domaldım. İkisi de yaraklarını
sıvazlayarak birbirlerine bakıyorlardı. Bu sahne komiğime
gitmişti, ama sustum. Can arkama geçti, Buğra da önüme geldi.
Buğra yatağa yattı, bacaklarını açtı.
Buğra'nın yarağı Berk'in yarağından biraz daha
kısa ve inceydi, açıkçası hoşuma gitmişti bu. Ama
Can'ın yarağı Berk'inkinden daha büyüktü ve o girecekti bana
şimdi. Can götümün yanaklarını okşadı önce, sonra
ayırdı onları ve "Berk te sağlam sikmiş ha!"
dedi. Aynadan görüyordum, Can deliklerime bakarak yarağını
sıvazlıyordu. Buğra da yarağını burnumun dibinde
okşuyordu. Ben de kuzu gibi aralarında domalmış bir
şekilde bekliyordum. Buğra yarağını ağzıma
değdirmeye başlayınca, ne istediğini anladım ve
yavaşça ağzıma alıp saksoya başladım. Ama Berk'e
çektiğim saksonun binde birini çekmiyordum, zoraki yalıyordum. Can da
sikine tükürüp amıma sokunca, gene acıyla irkildim. Ama artık
neyin ne olduğunu bildiğimden, hiç takmadım bu acıyı,
çünkü birazdan bunun zevke dönüşeceğini biliyordum. Can
hızlı darbelerle amımı sikmeye başladı. Ben
Buğra'nın yarağını yalamakla meşguldüm, ama hiç
istemiyordum.
Can amıma
sert sert soktukça sallanıyordum, tabi benim yağlı vücudum da
aynı şekilde sallanıyordu. Can keyifli keyifli beni sikerken,
Berk girdi odaya. Oturdu, bir sigara yaktı, elinde içkisi vardı. Ben
Buğra'nın yarağını yalamaya devam ederek
başımı Berk'e doğru çevirdim. İsteksiz halim
hoşlarına gitmemişti. Can saçımı çekip, "Biraz
inle orospu! Yarak istedin, sikiyoruz işte!" deyince, çok sert bir
bakış attım. Götüme öyle bir şaplak attı ki,
acıyla bağırdım. "Haaah, işte bu!" deyip
şaplaklarını arttırdı. Daha sert sikiyordu
amımı. Amımdan zevk almaya başlamıştım, hem
acıdan, hem zevkten bağırıyordum. Bizi oturduğu yerden
izleyen Berk'in yarağı gene kazık gibi olmuştu,
yarağını sıvazlarken bir yandan da sigarasını
içiyordu. Buğra şimdi de taşaklarını yalatıyordu
bana. Taşak yalarken inleyebiliyordum, artık müthiş zevk almaya
başlamıştım. Ama zoraki bir zevkti sanki, aklım
saatte, gözüm Berk'te, dilim Buğra'nın koca taşaklarındaydı.
Kıllar yüzünden ter kokusu vardı taşaklarında, ama
hoşuma gitti bu koku. Kokluyordum, yalıyordum, emiyordum, artık
ben de zevkime bakıyordum.
Can sonra yarağını amımdan çıkardı. Göt
yanaklarımı ayırdı ve göt deliğime okkalı bir
tükürük bırakıp, yarağını şak diye geçirdi
götüme. Götüme giren yarağın etkisiyle gözlerim açıldı,
götüm yanıyordu tekrar. Ben acıyla inlerken, Can, "Ohhhh! Ne göt
var be orospuda, koydukça sallanıyor!" deyip gülüyordu. Benimle alay
ederek sikiyordu beni. Resmen orospu gibi kullanılıyordum... Berk
bizi izlemeye daha fazla dayanamadı ve yarağını
yanıbaşıma getirdi. Elimi tuttu, elime tükürdü ve sikini
avuçlatmaya başladı. Can götümü sikiyor, ben Berk'e 31 çektirirken,
Buğra ritmik hareketlerle ağzımı sikmeye
çalışıyordu. Buğra bir ara boğazıma kadar soktu
yarağını. Çıkarınca öksürdüm, gözlerimden yaşlar
gelerek öğürüp geğiriyordum. Gülüyorlardı deli gibi. Bitsin
istiyordum, artık daha fazla sikilmek istemiyordum. Can halen götümü deli
gibi sikiyor, hırlaya hırlaya sesler çıkarıyor, küfürler
ediyor, götüme şaplaklar atıyordu...
Buğra
yarağını ağzımdan çıkardı, hemen yerini Berk
aldı. Berk te aynı şekilde ağzıma pompalamaya
başladı. Boğazıma girmesin diye kafamı geride tutmaya
çalışıyordum, ama olmuyordu, illa ki geliyordu ve koca yarak
benim midemi bulandırıyordu. Can hızlandı,
hızlandı ve böğürerek götümün içine boşaldı.
Buğra da, "Oğlum ne yaptın ya, niye içine
boşaldın, şimdi sikilmez ki bunun götü!" dedi. Can ise
yarağını götümden çıkarıp, kahkahalarla gülerek,
"Gel bak, ne hale geldi orospunun götü!" dedi. Buğra kalktı
yerinden, arkama geçti ve "Oha lan, kolum girer bu göte!" dedi.
Adamlar pek amımla ilgilenmiyorlardı, varsa yoksa götüm.
Amımı sikseler zevk alacağım, ama götten
aldığım zevk amdan aldığım gibi değildi.
Can
yarağını tuvalet kağıdına silip, oturdu ve bir
sigara yaktı. Buğra arkama iyice yanaştı, ama benim
domalmaktan belim ağrımıştı artık, dizlerim
ağrıyordu. Yüzüstü yığıldım yatağa.
Buğra da bacaklarımı ayırıp, amıma
daldırdığı yarağıyla benim üzerime kapandı
ve sikmeye başladı... Ritmi mükkemmeldi, artık ben de orgazm
olmak üzereydim. Titremeye ve kasılmaya başlayınca, Buğra
benim orgazm olduğumu anladı ve daha tempolu sikmeye
başladı. Benim orgazm çığlıklarım yüzünden sesim
kısılmıştı artık, ölmek üzere olan it gibi
hırlıyordum sadece. Az sonra da Buğra yarağını
çıkardı, benim sırtma gelecek şekilde boşaldı...
Buğra ve Can, Berk kadar dayanıklı
çıkmamıştı. Berk siktiğinde benim içimi
dışıma çıkarmıştı, ama bunların ikisi
de hemen boşalmıştı.
Berk'in yarağı halen ağzımdaydı, en sona o
kalmıştı. Buğra'yla Can sigaralarını keyifle
tüttürürken, şimdi Berk'in altındaydım. Berk te amıma soktu
ve hemen gidip gelmeye başladı. Amımı sikerken
kalçalarımı tokatlıyordu, ben ise yastığa
sarılmış, işini bitirmesini bekliyordum. Ama Berk beni epey
bir sikti, hemde hiç yorulmadan. Sonunda o da sırtıma
boşaldı ve yanıma uzandı. Ben halen yüzüstü
yatıyordum. Deliklerim gene sızlıyordu. Bugüne kadar bakire olan
deliklerimden bir günde 3 erkek geçmişti ve inanılmaz
pişmanlık duyuyordum...
Biraz kendime
gelince yavaşça yerimden kalktım, yorgun adımlarla banyoya
gittim. Yorgunluktan gözlerimi açamıyordum. Sıcak suyun altında
vücudumu dinlendirdim, ama ağlama hissi geldi o anda.
Yığıldım küvetin içine, halen scak suyun
altındaydım. Her yerim sızlıyordu. Bacaklarımı iyice
kendime çekip ağlamaya başladım, ki o anda kapı
açıldı. Can sırıtarak, "Bir kere de banyoda
versene!" dedi, tekrar kalkmış yarağını
sıvazlıyordu. "Siktir git orospu çocuğu, yalnız
bırak beni!" deyip kovdum. Can küfürler ederek banyodan çıktı,
kapıyı kapatıp gitti. Kendimden iğreniyordum,
tiksiniyordum. Berk'le yaptığım seksten inanılmaz keyif
almıştım, ama Buğra ve Can'la yaptığım beni
çok kötü utandırmıştı. Resmen orospu muamelesi
görmüştüm. Evet, fantazilerim gerçek olmuştu, ama rezil
olmuştum. Ya videoya çektilerse? Ya bana şantaj yapacaklarsa?
İçimde çok kötü bir şüphe vardı. Çabucak yıkanıp,
havluya sarınarak çıktım banyodan. Üçü de salona geçmiş,
boxerleri üzerlerinde, bira ve sigarayla keyif yapıyorlardı.
Hemen odaya
girdim, önce üzerimi giyindim, külodum kurumuştu, kıyafetlerimi
giydim ve odayı aramaya başladım. Kamera falan yoktu, içim
rahatlamıştı. Aynada kendime baktm, gözlerim yorgunluktan
kapanıyordu. Düğmelerimi sonuna kadar ilikledim, ama boynumda
morluklar vardı. Bu halde çıkamazdım, çantamı almak için
içeri gittim. Halen bira içiyorlardı. Çantamdan fondoteni aldım ve
morluklarıma sürdüm. Berk anlamsız anlamsız bana bakıyordu.
"Beni yurda götür!" dedim. Berk ise, "Tatlım, araba
kullanacak halim yok, cüzdanımdan 100 Lira al ve taksiyle git!"
deyince, "Allah belanı versin, orospu çocuğu!" diye
bağırdım. Berk bir hışımla kalktı ve
"Siktir git lan gözümün önünden! Bak odaya alırım seni, sabaha
kadar sikerim, sonrada sokağa atarım, amına koyduğumun
orospusu!" diye öyle bir bağırdı ki, hemen çıktım
evden.
Cebimde 10 Lira ya
var ya yoktu. Üstelik yurda sürekli giden otobüslerin de saati geçmişti. Yapacak
bir şeyim yoktu, mecburen taksiyle gidecektim. En kötüsü Sude'den borç
alır öderim taksi parasını diye düşünerek, taksiye bindim.
Ağlamamak için çok zor tutuyordum kendimi, halen gözümün önünden film
şeridi gibi geçiyordu olan biten herşey. Kendi kendime, (Sus Tuba,
bunu sen istedin! Al işte, fantazilerin seni ne hale getirdi! Berk'le
sikiştikten sonra siktir olup gitseydin ya evden! Berk seni seviyor mu
sanıyorsun?) diye diye yurda vardım.
Taksiciye paramın olmadığını, biraz beklerse içeriden
alıp geleceğimi söyledim. Ama taksici, "Ne malum
kaçmayacağın?" deyince, "Gel beraber gidelim o zaman!"
dedim. Kapıdan girince, nöbetçiden borç istemek geldi aklıma,
yarın geri veririm diye düşündüm, ki öyle de oldu. Tabi nöbetçiye
uydurmam gereken yalanlar vardı, gecikmiştim. Tansiyonumun
düştüğünü, hastaneye gittiğimi söyledim ve adam da inandı.
Taksiciye parasını verdim ve gitti. Hemen odaya çıktım.
Sude, "Ooo, Tuba hanım nihayet teşrif ettiler!" deyince,
"Allah senin belanı versin!" dedim ve ağlamaya
başladım. "Ne oldu, Tuba dur!" demesini dinlemedim ve
koşarak banyoya gittim. Her yerimi defalarca yıkadım, ama sanki
halen pistim. Tekrar odaya girdiğimde, Sude benden bir açıklama
bekliyordu. Olan biteni anlattım. Ama Sude'nin bana anlattıkları
beni daha da yıktı. Sude halen bakire olduğunu, değil grup
yapmak, değil götten vermek, Murat'a sakso bile çekmediğini... Berk'in
öğrenci olmadığını ve ailesiyle
yaşadığını... Murat'ın da, Can ve Buğra
adında arkadaşlarının olmadığını...
Murat'la Berk'in borç yüzünden iki gün önce kavga ettiklerini vs. anlattı.
Ben de ağlaya ağlaya dinledim...
Birkaç hafta kendime gelemedim. Tam kendimi toparlamaya
başlamıştım ki, Berk olacak orospu çocuğunun beni Can
ve Buğra'ya para karşılığında siktirmiş
olduğunu öğrendim. O sinirle hemen Berk'i aradım, ama
"Aradığınız numara kullanılmamaktadır!"
cümlesini duydum. Sude'nin bu durumu Murat'a anlatıp Berk'i dövdürmeye
çalışmasını engelledim. Murat'ın bu olayı
öğrenmesini asla istemedim, yüzüne bakamazdım...
Bu olay yaşandı ve bitti. Halen kiloluyum ve halen sevgilim yok, daha
doğrusu olmadı. Ama bazen azgınlık anlarımda bu
olayı düşünüp, yine parmaklıyorum kendimi!
[Tuba]
|